Taşıdığınız mücevherler ruhunuzu ve hayat felsefenizi yansıtır - Nigar Abbasbeyli (VIP TURKEY)

01.01.1970

Başarılı iş kadını Nigar Abbasbeyli, yeni yılla birlikte hayata geçecek yeni projelerini ve yatırımlarını VIP Turkey okurlarıyla paylaştı.

Ünü dünyanın dört bir yanına yayılan, ünlü yıldızların da tercih ettiği mücevher markası Bee Gooddess’ın bir mağazasını Bakü’de açmaya hazırlanan Nigar Abbasbeyli, her kadın gibi bir mücevher tutkunu. Ancak Bakü kadınlarıyla buluşturmak istediği Bee Goddess imzalı mücevherleri, kullanılan semboller ve ardındaki felsefe nedeniyle çok ayrı bir yerde tutuyor. 3 çocuk annesi Nigar Abbasbeyli’ye ayrıca, ilk kez O Ses Türkiye Çocuklar ile tanıdığımız kızı Sabina’yı da sorduk. Küçük yaşına rağmen oldukça deneyimli, gelecek vaat eden bir müzisyen olan Sabina Beyli’yi, ilerleyen zamanlarda daha çok duyacağa benziyoruz.

 

Nigar Hanım sizi kısaca tanıyabilir miyiz?

Azerbaycan, Bakü doğumluyum ve orada büyüdüm. Üniversite yıllarında Bakü’nün ilk özel televizyonunda haber spikerliği ve editörlüğü yaptım. 1998 yılında İngiliz Dili Filoloji ve Uluslararası Gazetecilik okuduğum Hazar Üniversitesi’ni, iki fakülteyi de aynı anda derece ile bitirdikten sonra evlenip ABD’ye yerleştim. 3 sene ABD’de yaşadım, bu süreçte 2 oğlum dünyaya geldi ve bir süre sonra, ailem ve çocuklarımla Azerbaycan’a döndüm. Dönmemin nedeni ise George Washington ve Purdue üniversitelerini bitirdikten sonra New York Barosu sınavını kazanan, baroya üye olan eşimin vatanına dönmek ve ülkesine hizmet etmek istemesiydi. ABD’den döndükten hemen sonra 2003’te yeniden Bakü Devlet Üniversitesi’nde Hukuk Fakültesi’ni kazandım. Mezun olmadan önce kızım Sabina dünyaya geldi ve 2006 yılında üç çocuk annesi olarak üçüncü diplomamı almış oldum.

 

Peki iş hayatına nasıl atıldınız?

2006 yılında üçüncü üniversitemden mezun olduktan sonra yıl organizasyon-dekorasyon alanında hizmet veren bir aile şirketi kurduk ve burada 12 yıl boyunca çok güzel işlere imza attık. Otel konferansları, düğün, çeşitli davetler ve özel şirketlerin organizasyon işleri ile ilgilendik. Ben profesyonel olarak çok sayıda yağlı boya resim yapmış olduğum için şirketin tüm konsept tasarımları bana aitt. Hepsiyle ben ilgileniyordum ve bu yüzden içimde hep bir galeri açma arzım vardı. Şu anda bunu hayata geçirmek için kolları sıvamış durumdayım. Çocuklarımın Londra’ya okula gitmeleri elbette benim işlerimi biraz geri plana atmıştı ve ben bu süreçte Londra-Bakü arasında gidip gelerek 4 sene çok yoğun bir tempodaydım. Ama resim yapmayı hiç bırakmadım. Sonra bir oğlum Londra’da Westminester Üniversitesi’nde Şirket Yönetimi, diğer oğlum da ABD’de Purdue Üniversitesi’nde Siyaset Bilimi okumaya başladı ve ben de yeniden iş hayatına dönme zamanının geldiğini hissettim.

 

Markanın sembolü Artemis, baş köşede...

 

Ünlü Türk mücevher markası Bee Goddess’ın mağazasını Azerbeycan’da açmaya hazırlanıyorsunuz. Bu markayı tercih etmenizdeki sebep neydi?

Herşeyin hayatta bir nedeni olduğuna inanan biri olarak, Bee Goddess’ın neden hayatıma girdiğini çok iyi biliyorum. Her kadın gibi mücevherleri severim, fakat Bee Goddess ürünleri benim için çok farklı. Neden diye sorarsanız eğer, ilk önce felsefesi derim. Bu markayla tanışmam uzun zaman önce oldu. O zamanlar Akmerkez’de açılan Bee Goddess’a, Artemis tasarımını almak için gittim ve butiğe girdiğimde hiç hesapta yokken Kartal’ı görüp hikayesini dinledim. O kadar etkilendim ki, Kartal’ı ve Artemis’i de alarak butikten ayrıldığımda bu muhteşem mücevher markasını Bakü’ye götürme kararı almıştım.

 

Mağazanın tasarımında ne gibi konseptler kullanmayı, hangi mücevher tasarımlarını ön plana çıkarmayı planlıyorsunuz?

Butiğin konseptini hazırlarken iç mimarlarla tüm Bee Goddess koleksiyonunu gözden geçiridik. Mekanın iç tasarımında Bee Goddess’ın petek koleksiyonunu kullandık ve tabii ki markanın sembolü olan Artemis’i baş köşeye yerleştirdik. Butiği iki alana böldük ve VIP alana high Jewelry ürünlerini yerleştirme kararı aldık.

Bakü’de kadınlar Türkiye’de olduğu gibi çok zevkliler. Bu yüzden hem butiğin konsepti hem ürün seçiminde her detayı büyük bir titizlikle seçtik. Alıcı olarak tabii ki tüm yaşlara hitap etmeye gayret edeceğiz. Butiğimizde tüm genç kızların ve kadınların zevklerine uygun ve ruhlarına hitap eden bir ürün bulacaklarına inanıyorum.

 

Şarkıları tüm dünyada dinleniyor

Sizce taşıdığımız mücevherlerle kişiliğimiz arasında ne gibi bir bağlantı var?

Bence evinizde veya ofisinizdeki eşyalar gibi, taşıdığınız mücevherler de sizin ruhunuzu ve hayat felsefenizi yansıtıyor. Bee Goddess markasını Bakü’ye götürmek istememizin sebeplerden biri de bu. Bunun en güzel ispatı, dünya ünlülerinin de bu markayı tercih etmeleri. Bildiğiniz gibi kızım Sabina da şarkıcı ve onun iki klibinde Bee Goddess tasarımları kullandık.

 

Konu kızınız Sabina’ya gelmişken biraz da ondan bahsedelim… Sabina müzik kariyerindeki yolculuğu nasıl başladı?

Sabina 6 yaşından beri müzikle ilgileniyor ve Reşid Behbudov müzik okulundan, klasik piyano sınıfından mezun. Kızım henüz 7 yaşındayken Bakü Devlet Senfoni Orkestrası ile Berkovich’in eserini çaldı, sık sık konserler verdi. Bir gün televizyon kanalında O Ses Çocuklar programının kayıt anonsunu duydum ve hemen Sabina’yı kaydettim. Üç ay sonra telefon geldi ve bizi elemelere davet ettiler. Buradan Acun Ilıcalı’ya çok teşekkür ederim çünkü mükemmel bir organizasyondu. Sabina ilk elemeden geçip jürinin karşısına çıkma hakkını kazandı ve tüm jüri üyelerini döndürdü. Sabina Hadise’yi seçti ve O Ses Çocuklar yolculuğuna onun takımında yarı finale kadar devam etti. Bu projede Sabina çok güzel arkadaşlıklar kazandı ve profesyonel olarak kendini çok geliştirdi. Değerli sanatçı Oğuzhan Koç’un “Hiçbir zaman müziği bırakma Sabina’cığım” tavsiyesini kendine deyim yerindeyse bir hayat mottosu yaptı.

 

“Azerbaycan ve Türkiye, iki devlet bir millettir”

 

Bildiğimiz kadarıyla O Ses Çocuklar’ın ardından Sabina çok başarılı işlere imza attı. Biraz bu çalışmalardan bahsedebilir misiniz?

O Ses Çoçuklar’dan sonra Londra’da Open Mic UK şarkı yarışmasına kendi bestesi olan “Beleive In Yourself ” ile katıldı, finale kadar ilerledi ve prodüktörlerden teklif aldı. O Ses Çoçuklar’ın üzerinden geçen 3 sene içerisinde Sabina’nın 5 parçasına klip çekildi, şarkıları tüm dünyada Itunes, Spotify gibi müzik platformlarından dinleniyor. Sabina’nın kendi YouTube kanalı “SabinaBeylivevoda” üzerinden yayınlanan “Maria Maria” şarkısı 2.5 milyon izlenme sayısına erişmiş durumda. Şu sıralar da yeni şarkılar yapmak üzere Los Angeles yolcusu. Genç yaşına rağmen Instagram sayfasında (@ sabina.beyli) 35 bin takipçisi olan Sabina, sevenlerine ilham kaynağı olmak için çaba sarf ediyor ve eğitimine çok gayret ediyor. Eğitim demişken, şu anda bir proje üzerinde çalışıyoruz ve Allah nasip ederse yakın zamanda Türkiye ve Azerbaycan’da eğitim adına çok güzel işlere imza atacağız.

 

Yeni yılın bu ilk günlerinde okuyucularımıza nasıl bir mesaj vermek istersiniz?

Buradan herkesin yeni yılını kutluyorum, tüm Türkiye’ye barış, sağlık ve her zaman en güzel yerde olmasını diliyorum. Bu vesileyle, Azerbaycan lideri Haydar Aliyev’in canım ülkeme her zaman hatırlattığı cümleyi bir daha tekrarlamak isterim: “Azerbaycan ve Türkiye, iki devlet bir millettir.” Ben de kendi adıma, iki ülke için de çok güzel projelere imza atmayı diliyorum.